Avrupa Birliği (AB) destekli, iş Dünyasındaki Karar Alma Sürecinde Kadınların Aktif Katılımının ve Eşit Temsiliyetinin Artırılması Projesi’nin açılış toplantısı 10 Haziran Perşembe günü 15.00’de çevrimiçi (online) olarak gerçekleştirildi. Projenin yürütücülüğünü yapan Kadın İşveren ve Sanayiciler Derneği’nin (KASİDER), ve paydaşlarının- Doğu ve Güneydoğu İş Kadınları Derneği (DOGÜNKAD) ile Konya İş Kadınları Derneği (KİKAD)’ın katılımlarının yanı sıra projenin Twitter ve Facebook hesaplarında canlı olarak da yayınlanarak geniş bir kitleye ulaşıldı.
Toplantıya KASİDER Başkanı Göknur Atalay, DOGÜNKAD Başkanı Rojda Yılmaz, KİKAD Başkanı İclal Güliz Arıkoğlu ve Dışişleri Bakanlığı AB Başkanlığı Proje Uygulama Daire Başkanı A. Hakan Atik, KAİSDER Başkan Yardımcısı Şenay Özdemir, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Kadın Kurulu Başkanı Nurten Öztürk, TOBB Ankara Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Belma Yılmazyiğit, Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, Ankara Ticaret Odası ve TOBB Ticaret Odaları Başkanı Gürsel Baran, Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Seyit Ardıç’ın konuşmacı olarak katılım sağladılar.
Açılış konuşmaları Göknur Atalay, Rojda Yılmaz, İclal Güliz Arıkoğlu ve A. Hakan Atik tarafından yapıldı. Dernek başkanlarının derneklerini tanıtmasının ardından üç sivil toplum kuruluşunun güç birliği üzerinde durularak, projenin sadece üç şehri değil tüm Türkiye’yi kapsayacağının altı çizildi.
‘Batılı ülkelerdeki hız ve artış sağlanmalı’
Açılış konuşmalarının ardından protokol konuşmalarının ilkini yapmak üzere söz alan Gürsel Baran, KAİSDER’in genç bir dernek olmasına rağmen güçlü kadınların bir araya gelerek sağlam projelere imza attığı bir sivil toplum kuruluşu olduğunu belirtti. Baran, “Bugün startı verilen İş Dünyasında Karar Alma Sürecinde Kadınların Aktif Katılımının sağlanması İçin Meslek Örgütlerinde Kadınların Eşit Temsiliyetinin Artırılması Projesi’ni anlamlı buluyorum. Kadınların bulundukları alanlarda erkeklerden çok daha başarılı olduklarını görüyoruz. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye’de bulunan 1 milyon 246 bin girişimcinin 134 bini kadın, yani yalnızca yüzde 11 seviyesinde. Ülkemizde son yıllarda kadın girişimcilerin sayısında artış olsa da batılı ülkelerdeki hız ve artış sağlanamadı. Ekonomide sürdürülebilir kalkınmanın sağlanabilmesi, nüfusun yarısını oluşturan kadınların yaşamın tüm alanlarına aktif bir şekilde katılımı için Ankara Ticaret Odası olarak elimizden gelen desteği vermeye, elimizden gelen katkıyı sağlamaya çalışıyoruz” dedi.
‘Projemiz bu alanda somut adımlar atılması için çok gerekli’
Baran’ın ardından söz alan Şenay Özdemir, günümüzde kadınların temsilinin yetersiz olduğunu ifade ederek bu sorunun tüm dünyada yaşandığına dikkat çekti. Türkiye’den kadınların 1930’lu yıllarda seçme ve seçilme hakkı kazandığında birçok ülkeden ileri olduklarını bildiklerini kaydeden Özdemir, şunları söyledi: “Ancak biz kadınların daha aktif demokratik katılımlarını sağlayacak çabaların desteklenmesi, bu konuda önemli çalışmaların yapılmasına ihtiyaç olduğu biliniyor. Bu nedenle bizler gibi sivil toplum kuruluşlarına büyük sorumluluk düştüğünü bilerek böyle bir çabanın içinde yer aldık. Projemizin bu alanda somut adımların atılması için gerekli olduğuna inancımız tam” diyen Özdemir konuşmasının ardından projenin içeriği ve eylem planını aktardı.
‘ASO başkanı olarak KAİSDER’e her türlü desteği vereceğime söz veriyorum’
Özdemir’in ardından söz alan Nurettin Özdebir, nüfusta eşitlik varken her alanda kadın katılımının yetersiz olduğuna vurgu yaparak, “Türkiye’de işveren kadınların oranının yüzde 8 ve TÜİK verilerine göre; kadın yönetici oranının yüzde 16 olduğu belirtilmiş bulunmakta. Bu oranlar mutlaka artırılmalıdır. ASO başkanı olarak KAİSDER’e her türlü desteği vereceğime söz veriyorum” ifadelerini kullandı.
’Çalışma çağındaki 31 milyon kadından yalnızca 10 milyonu meslek hayatında’
Daha sonra söz alan Seyit Ardıç, “On yıl önce kadınların iş gücüne katılımı yüzde 27 idi. Şimdi ise yüzde 32’ye ulaştı. Bu ümit verici ama Avrupa’da yüzde 55 oranında olan kadın iş gücü katılımı düşünmemiz gereken bir nokta. Ülkemizde çalışma çağındaki 31 buçuk milyon kadının yalnızca 10 milyonu meslek hayatında. Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu olarak kadınların iş hayatında daha fazla yer alması gerek. Projenin çıktılarını önemsiyoruz. Projenin takipçisi ve destekçisi olacağımızı belirtiyoruz” sözleriyle konuşmasını noktaladı.
‘Kadın varsa yarın vardır!’
Ardıç’tan sonra söz alan Belma Yılmazyiğit, sözlerine ‘Kadın varsa yarın vardır’ diyerek başladı. TOBB, Türkiye Sınayi Bankası ve Türkiye Ekonomi Araştırmaları Vakfı (TEPAV) iş birliği ile 81 ilde Türkiye’nin Cinsiyet Eşitliği Karnesi 2020 çalışmasından bahseden Yılmazyiğit, çıkan sonucun üzücü olduğunu belirtti. Kadınların, ekonomik, siyasi, sosyal hayata katılım ve kadar verme mekanizmalarında tam ve etkin biçimde katılımlarının her düzeyde lider oluşabilmesi için eşit fırsatlar tanıtılması gerektiğini dile getirdi. Yılmazyiğit şöyle devam etti, “Kadınların üretim ve yönetim süreçleri içinde yer aldıkları bir dünyanın hem ekonomik hem de sosyokültürel açıdan bizleri daha ileriye götüreceğine inanıyorum. KAİSDER başkanım Sayın Göknur Atalay ve degerli KAİSDER üyeleri ülke ekonomisine ve kalkınmasına katkıda bulunmak bilinciyle Ankara, Konya, Diyarbakır illeriyle ilgili olarak ülkemizde sürdürülebilir nitelikli kalkınma amacı doğrultusunda yol gösterici projeniz hayırlı olsun. TOBB Ankara Kadın Girişimciler Kurulu olarak yaptığımız çalışmalar projenize ışık olması dileğiyle.”
‘İnanıyorum ki Başarılı Olacağız!’
Son olarak söz alan Nurten Öztürk, projenin Türkiye adına çok yararlı ve anlamlı olduğunun altını çizerek konuşmasında şunları aktardı: “Ülkemiz pek çok alanda gelişmesini istediğimiz yerlerde değil. Dünya ölçeğinde de baktığımızda cinsiyet eşitsizliği anlamında söylenecek pek çok şey var. Pandemi sonrasına baktığımız zaman ülkemiz yüz elli altı ülke arasında yüz otuz altıncı sırada yer alıyor. Siyasete katılma alnında olsun, ekonomiye katılma alanlarında olsun bu sıra yüz kırklara kadar gerileyebiliyor. Bu da bizlere çok fazla görev düştüğünü gösteriyor. Onun için bu başlattığınız proje son derece önemli. Kadınlar elbette çok çok aktifler. İşin geneline baktığımızda işin yüzde 80’ini yapan kadınlar işin kazanç kısmına baktığımızda kazancın yüzde 10’unu alan kadınlar. Yani kadınlar aktif olsa da eşit temsilde desteklenmesi gereken noktadayız. Onun için bu projeye benzer bir projeyi kendi içimizde; TOBB Kadın Girişimciler olarak gerçekleştirmeye çalışıyoruz. 81 ili kapsayan bir cinsiyet eşitliği karnesi hazırladık. Gerek eğitim gerekse ekonomi ve siyasete katılım noktasında almamız gereken çok yol olduğunu görüyoruz. Elbirliği ile önce kendimizden, kuruluşlarımızdan başlayıp kadın sayısını arttırmak konusunda inanıyorum ki başarılı olacağız. Çalışmalarınızı canı gönülden destekliyorum.